Sevgili Okuyucularım;
İnsan bir küresel gaflette düşmeye görsün, amelleri doğrultusunda hakimiyeti sürdürebilmesi için, güç kullanımında ekonomiyi, yürütme icrasında –tahammülsüzlük akımında ön yargı kuvvetlerini tek elde toplamaya çalışır.
Feodal yapısallıkla dengeleri yeniden düzenleyerek, geri kalmış toplumlarındaki siyasal kültürün inançsal yapısallığını ve kodlarına yönelik politikalarıyla kurumsallaştırmaya çalışır.
Bu zihniyet yaşatıldıkça, hayat için ciddi bir belaya dönüşen çağdışı gerici ideolojinin ve örgütsel yapısıyla kanlı emperyalist salyalarıyla şiddet ve hışım insanlığı endişe verici boyuta taşır.
Günümüzde bazı liderlerle birlikte, ABD Başkanı. D.TRUMP bu kimliğe uygunluğu ile Dünyaya, Ortadoğu ve Doğu Akdeniz'e nizam vermeye çalışıyor!
D.Trump Dünya'da giderek yalnızlaşmıştır.
Bütün dünyada D.Trump büyük bir kesim tarafından durdurulmak isteniyor D. Trump yalnızlaşması tahammülsüzlük ve yalnız kovboy "hakimiyetci” nüanslardan kaynaklanan, Emperyalist rejimleri ve işleyişlerinde sınırsız "hakimiyetci” kurulan sistematiklerle vicdan ve düşünce özgürlüklerinden yoksun baskıcı, ırkçı, çıkara dayalı tek hedefi amaçlıyor.
ABD Başkanı D. Trump’un Hedefindeki Türkiye’ye karşı her alanda ve Batı ile olan ilişkilerinde, Rus S-400 füzelerinin teslimi ve F-35 projesinin belirsizliğini, Obama suçlaması ile askıya alan Trump bir U dönüşü yapmıştır. D.Trump Doğu Akdeniz'deki gerilimlerdeki konumu ile, İsrail, Mısır ve Yunanistan ile Türkiye’nin diplomatik temaslarının durgunlaşma noktasının üstüne Nil ve Levant jeolojik havzalarının hidrokarbon zenginlikleri Mısır ekonomisini çoktan değiştirmiş olması, İsrail'in enerji seçeneklerini genişletmiş, Türkiye ise daralma sürecine itilmeye çalışılmıştır.
D.Trump’un bu günkü hali M.Gorbacov’u hatırlatmaktadır. M.Gorbacov dönemsel hareketi ile Varşova Paktı’nın ortadan kalkması ve yeni bağımsız devletlerin ortaya çıkmasına ve Nato’nun genişlemesine yol açmıştı.
25 Aralık 1991 tarihinde SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un istifa etmesinin ardında Sovyetler Birliği'ni teşkil eden cumhuriyetlerin bağımsızlığını kazanmalarıyla Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde dağılma olmuştu.
Bu tarihten itibaren Avrupa ve Asya'nın siyasi haritası değişti. 1917'de temelleri atılan ve 1922'de kurulan Sovyetler Birliği'nin dağılması ve yerini Bağımsız Devletler Topluluğuna (BDT)'na bırakması, George Bush’un etkili iletişimi SSCB kaderinin değişiminde rol oynamıştı. M.Gorbacov’ Buş ile gizli görüşmeler sonucu Varşova paktını zayıflatarak ortadan kaldırmıştı.
Şimdi Madalyonun öteki yüzüne bakıldığında, D.Trump ve V.Putin ilişkileri tartışılması gözlerden kaçındırılmaktadır. 2016’daki ABD başkanlık seçimleri sırasında Moskova ve Washington arasında yaşanan politik ilişkiler olduğu gerçeği ve V. Putin’in D. Trump ilişkilerinin George Bush’un M.Gorbacov ilişkilerine benzetilmesi ile ABD artık dağılma sürecine girdi denilmektedir. D. Trump Gorbaçov gibi bu süreci başaracak görünmektedir.
Bu yorum bu gün anlamsız gelebilir! Yarınları yaşamadan yargı değere varmamak gerekir. Bekleyelim, görelim.
Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.